Bugün yaşadığımız Ağrı'da hayat neden İstanbul'la yarışır hale geldi anlam veremiyorum.
Tüm ülkece bilinen doğu misafirperverliği tam da can çekişmek üzereyken birde insanların yaşamını bu fahiş fiyatlar ile zorlar duruma geldi. Artık sokakta yürürken herkesin cebinin boş olduğu kanaatindeyim baktığımda etraftaki gümbürtülerin geneli için karın sesi diyebiliyorum. İnsanların siyaseti irdelemesi de bu yüzdendir bence ama gel gör ki hala bir çözüm yok.
Ama yanlış anlaşılmasın sakın açlıktan şikayetçi değiliz, bu ümmetin peygamberi karnında taşla Kabeyi inşa etmedi mi? Ama işte amaç güzeldi artık değil çünkü bu açlığın sebebi var. Bir amacı yok insanlar eskilerdeki gibi ev alayım araba alayım derdinde değil artık bütün bunlar dert olmaktan çıkıp birer hayale dönüşmüş durumda, standart ev fiyatlarının 200.000 TL den başladığı bir zamanda kiraların 1000 TL'leri geçtiği bu devir için hayal kurmak artık çok pahalı değil mi sizce de. Vatandaşın çektiği bu durum çok acıdır asgari ücretin 2000 TL olduğu bir zamanda simit ekmek hesabı yapmaya kiralar izin vermiyor artık.
Paranın yarısına yakın bir kısmının kiraya gittiği bir zamanda karın tokluğuna yaşamak artık çok geride kalan bir deyim oldu. Bu durumda tek sorumlu devlet yada yönetimi mi, likiditeleri mi ya da enflasyon mu?
Tabi bunlar elbet var ama asıl olan insandır; insan ki çalışır devlet kazanır,çabalar kendi kazanır,rızkın boyutunu hatırlayalım sahi ne zaman geçtik rızkımız dan, iyi niyetimizden baktığımızda herkes fırsatçı olmamış mı halkımıza üzülüyorum. Bu bize reva değil.
Kendimize gelip tez zamanda ayağa kalkmak ümidiyle…
e-Haber Ajansı (e-ha) Yılmaz Efe - Muhammed Yılmaz, Ağrı