14 Mayıs Bilimsel Eczacılığın 186. Yılı Etkinlikleri kapsamında'Stresle İlişkili Hastalıklar ve Korunma Yolları' konulu eğitim verildi. Eğitime Psikiyatrist & Psikoterapist Dr. Sümer Öztanrıöver konuşmacı olarak katıldı.
ECZ. YALBUZDAĞ, "HASTALARA İLACI İYİ ANLATMAMIZ LAZIM"
Eczacıların yoğun katılım gösterdiği eğitimde; 14 Mayıs Bilimsel Eczacılığın 186. Yılı nedeniyle bir dizi etkinlik yaptıkları söyleyen Adana Eczacı Odası (ADEO) Başkanı Ecz. Ö. Mürsel Yalbuzdağ, yaptığı açılış konuşmasında "Geleneksel Bahar Kahvaltımızdan Tarihi Geziye, Nadir Hastalıklardan Güncel Gelişmeler Işığında Riskler ve Finansal Okuryazarlık seminerlerine, 50 ve 30 yılını dolduran meslektaşlarımıza plaket verdiğimiz Eczacılık Balosuna, Basketbol ve Tenis Turnuvalarına kadar bir çok etkinlik düzenledik.
Konu sağlık ve eczacılık olunca, buna ilaçta yaşanan sıkıntılar, SGK'nın üzerimizdeki yükü'de eklenince oluşan stresi nasıl atlatacağız? Bir eczacı olarak bizler asli işimizi yapmak istiyoruz. Hastalarımıza akılcı ilaç kullanımını anlatmak, hastalarımızın anladığından emin olmak istiyoruz. Yaşadığımız Türkiye'de biz eczacı olarak nasıl sağlıklı bir hizmet vereceğiz? Bizim psikolojimiz iyi mi? Biz ne yapacağız? Ne edeceğiz? Tüm bu sorularının yanıtını 'Zihin/Beden Dengeleme' konu başlığıyla Psikiyatrist & Psikoterapist Dr. Sümer Öztanrıöver'den alacağız. Değerli bilgilerini bizlerle paylaşacağı için hocamıza, eğitimimize katıldığınız için sizlere çok teşekkür ediyorum" dedi.
ZİHİN/BEDEN DENGELEME
Stresle İlişkili Hastalıklar ve Korunma Yollarını slayt sunum yaparak detaylı ve anlaşılır bir dille anlatarak; katılımcı eczacılara eğitim veren Psikiyatrist & Psikoterapist Dr. Sümer Öztanrıöver, "Stres vücudun dengesini (Homeostazisini) bozan iç veya dış çevresel etkenlerdir. Stres sağlıklı gelişim için gerekli olan olumlu stres, tolere edilebilir stres ve toksik stres olmak üzere üç başlık altında incelenebilir. Çocukluk çağı travmaları fiziksel istismar ve ihmal, cinsel istismar, duygusal istismar ve ihmal toksik strese neden olabilir. Bunlar BÜYÜK "T" travmalar, kişinin varlığını, güvenliğini tehdit eden (öyle algılanan), çaresizlik ve durum üzerinde kontrole sahip olamamasına neden olan olaylardır. Küçük "t" travmalar ise daha küçük veya daha az belirgin olayların birikimi de travmatik olabilir. Travma kronik olduğunda beden buna iki şekilde yanıt verebilir:
1. Strese karşı hassaslaşma ve aşırı uyarılma (sempatik savaş/kaç) tepkisi: Sürekli salgılanan stres hormonları (adrenalin ve kortizol) nedeniyle mide-bağırsak ülserleri, kilo kaybı, bağışıklık sisteminde çökme, ağrı eşiğinde düşme, yüksek tansiyon, diyabet gibi bedensel; anksiyete bozukluğu, fibromiyalji ve depresyon gibi psikiyatrik hastalıklara neden olabilir.
2. Strese karşı tolerans yani hipo uyarılma (disosiatif) tepkide ise kişinin zihni boşalmış gibidir, olaylar fiziksel-duygusal olarak acı vermez, etkisizleşir-hissizleşir, ağrı eşiği yükselebilir."
KRONİK STRES KANSER GİBİ BİR ÇOK HASTALIĞA NEDEN OLABİLİR
Kronik stres'in vücutta inflamasyona neden olarak otoimmün hastalıklardan kansere dek bir çok hastalığın oluşumunu tetikleyebileceğini de hatırlatan Uzm. Dr. Öztanrıöver, "Stres tepkisi koruyucu, yararlı, fizyolojik bir tepki olup stresin kendisi değil, yönetilememesi, tamponlamaması zarar verir. Duyguları bastırma, ifade edememe, dışa vuramama, sınır koyamama (hayır diyememe) stresin tamponlanamamasına yol açmaktadır. Stresi yönetebilmek için duyguları ifade etme, yazma, duygunun şiddetini derecelendirme, duygunun bedende hissedilen yerini belirleme, diyafram nefesi alma, hayata karşı iyimser yönden de bakma, düzenli sosyal ilişkiler, istemediği şeylere hayır demek, başkalarına gösterdiği özeni, ilgiyi, şefkati kendine de göstermek (sağlıklı bencillik) yararlıdır. Ayrıca sağlıklı beslenmek (Akdeniz diyeti), su içmek, egzersiz yapmak, 7 saatten az olmamak üzere gece uykusu, meditasyon, yoga, chi gong, tai chi yapmak, farkındalık egzersizleri yapmak, dans etmek, şarkı söylemek, kahkaha atmak, sarılmak da zihin ve bedeni dengeleyen, stresi azaltan uygulamalar arasındadır" diye konuştu.
Merak edilen soruların yanıt bulmasının ardından ADEO Başkanı Ö. Mürsel Yalbuzdağ ve Yönetim Kurulu Üyesi Ecz. Selin Öztanrıöver Solak, Psikiyatrist & Psikoterapist Dr. Sümer Öztanrıöver'e günün anısına Teşekkür Plaketi verdi.
e-ha